sürgün şarkısı hikayesi ne demek?

"Sürgün Şarkısı" adlı şarkının hikayesi, ünlü sanatçı Zülfü Livaneli'nin aynı isimli romanına dayanmaktadır. Roman 1986 yılında yayımlanmıştır.

Hikaye, 37 yıl boyunca Almanya'da yaşayan roman kahramanı Deli Hüseyin'in hayatını anlatır. Deli Hüseyin, 1930'lu yıllarda İstanbul'da tütün tüccarı bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelmiştir. Babasının ölümünden sonra ailesinin baskılarıyla, annesi ve kardeşi Ayşe ile birlikte babasının vasiyeti üzerine Gürcistan'a yerleşirler. Ancak burada, İkinci Dünya Savaşı'nın başlama sürecine denk gelen siyasi olaylar yaşanmaktadır ve ailenin hayatı büyük bir değişime uğrar.

Deli Hüseyin, Gürcistan'da komünist rejimin baskılarına maruz kalır. Kardeşi Ayşe ise komünistlere karşı çıktığı için hapse düşer ve idam edilir. Deli Hüseyin ise önce Sovyetler Birliği'nde çalışma kamplarına gönderilir, ardından ayrıldığı Anadolu topraklarına uzun bir sürgün yaşar. Kırım'da bir Sovyet iş kampında geçirdiği sürgün dönemi, onun hayatta kalma mücadelesi, aşkları, aidiyet hissi ve özgürlük arayışı üzerine odaklanır.

Zülfü Livaneli, "Sürgün Şarkısı" romanında, insanın kendi özgürlüğünü kaybetmesi, aidiyet hissinin önemi, bir toplumun değişim ve dönüşüm sürecinde yaşadığı zorluklar gibi konuları işler. Roman, aynı zamanda Livaneli'nin kendi çocukluk dönemine dair anılarını yansıtarak, yazarın kişisel deneyimlerini de aktarmaktadır.

Romanın popüler olmasının ardından, Zülfü Livaneli tarafından "Sürgün Şarkısı" adıyla bir müzik albümü çıkartılmıştır. Albümde, romanın hikayesi müzikle harmanlanmıştır ve sözleri Livaneli'ye, bestesi ise sanatçı Ahmet Kaya'ya aittir. Özellikle Ahmet Kaya'nın etkileyici yorumuyla "Sürgün Şarkısı" şarkısı büyük bir beğeni toplamış ve Türk müziğinin klasiği haline gelmiştir.